20100429

Sünnet

Rufus bir ay geriden gelen bir vücut saatine sahip olmasından mütevellit Mart ayını yeni yeni idrak etti. Kutlamalar yaklaşık iki haftadır ev genelinde devam etmekte. İlk kez azgınlık dönemine girmesinin şerefine 41 pare işedi kendisi. Kah yatağıma, kah balkona, kah banyoya, kah lavaboya. Ama asla kum kabına değil. Bir de öyle bir işiyor ki ben gece çişimi tutamayıp altıma yapsam bu kadar büyük yüzölçüme sahip bir göl yapamam, o derece.

Buna ilaveten geceleri de mayışık mayışık otururken benim yatağa girdiğimi farkeder etmez gözlerini faltaşı gibi açıyor, zılgıt çekiyormuş gibi garip bir ses tonuyla ulumaya başlıyor.

Kendimi geçtim, ev arkadaşıma; onu geçtim, alt komşuya falan yazık resmen. Bana da yazık tabi. "Acaba nereye işedi diye" öne doğru eğilip evi baştan sona geze geze av köpeği gibi hissetmeye başladım. Duyduğum her kokunun kaynağını arar oldum "snıf snıf" diye.

Ailemi ziyarete gittiğimde Rufus'u da götürmüştüm yanımda, götürdüğümün ertesi günü sünnet ettirmeye gayet kararlı bi şekilde. Gittiğimiz gerzek (pikaçu dilinde hayvansever demek bu, hakaret olarak algılanmasın) veteriner muhtemelen hiç kedi beslemediğinden olacak ki "bi kerecik çiftleşsin, ehi ehi" dedi. Evde karşılıklı ne stres yaşadığımızı, bu durumun onun için de eziyet olduğunu düşündüğümü anlatıp çiftleştirecek olsam bile cins kedi kavramından oldukça uzak olan kedime nerden eş bulabileceğimi sorduğumdaysa "o başlı başına bi problem" dedi engin bilgi birikimini kullanarak. Nitekim sünnet etmeye niyeti olmadığından olsa gerek, "kendini mart ayında sanan kedilere sünnet operasyonu uygulamak çok tehlikeli, bu dönem geçince İstanbul'da sünnet ettirirsiniz" diyerek gönderdi beni. Erkek kedilerde böyle bir risk olmadığını bilmeme rağmen "bir şey olacağı tutar da vicdan azabı çekerim" düşüncesiyle ısrar etmedim ben de. İstanbul'a geldiğimden beri de ha bugün geçer, ha yarın diye bekliyorum.

Ama geçmiyor, geçemiyor. Ev kokudan geçilmiyor. Bi elimde domestos, bi elimde bez gezmekten helak oldum haftalardır. Son iki haftada yıkadığım çarşaf/nevresim sayısı bir pansiyonda yıkanan çarşaf/nevresim sayısına eşittir muhtemelen. Ne kadar banyo/fayans paspasladığımı reklamcılar görse beni "yeni nesil mr muscle" olarak reklamlarda oynatırlar.

Sonunda dayanamayıp bizim yan sokaktaki veterinere gittim. Sünnet etmenin bir problem olmayacağını söyledi o da. Rufus farkında değil ama kendisi akşam sünnet olacak bir aksilik çıkmazsa.

Rufus'un başıma açtığı dertler -en azından bu konudakiler- bu akşam bitiyor umarım.

2 yorum:

gülş dedi ki...

çeyrek altınımı alıp gelicem. hadi hayırlı olsun rufus erkek adam oldu.

Buro dedi ki...

Teşekkürler. Gerçi erkek adam olmayı geçtim, erkekliği kalmadı garibimin. Ben üzülmesin diye sünnet olarak lanse ediyorum olayı. Ama tebrikleri kabul eder yine de kendisi: )